Merhaba! Ben bir kitabım ve seninle konuşabiliyorum. Neden gülüyorsun? Konuşuyorum işte. Beni duyuyorsun. Sesim kalın mı, ince mi? Çocuk sesi gibi mi, büyük sesi gibi mi? Hangisi? Konuya mı geleyim? Kitapta neler var merak mı ediyorsun? 
Tamam, tamam anlatıyorum. 
Peygamberimizin arkadaşlarının isimlerini duymuş muydun? Ya, demek öyle! Nerelerde, neler yaşadıklarını biliyor musun? Hımm... Demek onları da biliyorsun. Pekiii hem hayatları hakkında bilgi veren hem de yaşadıkları yerleri resimlerle anlatan bir kitap gördün mü? Hih... Hih... Hih... Gördün tabii uyanık! Şu an elinde tutuyorsun. 
Hadi, çevir sayfaları. Neler anlatacağım sana neler... Senden minik bir de ricam olacak. Lütfen, beni oraya buraya koyma. Sırtım ağrıyor sonra. Mesela koltuğun kolluğuna koyabilirsin. Hatta daha güzeli kitaplığına koy. Ama sakın arkalarda kalmayayım. 
Şöyle görünür bir yerde durayım. Anlaştık mı?