Şefik Sevim’in sade ama etkili anlatımıyla şekillenen “Kalbinin Sesini Dinle”, çağın gürültüsüne kapılmış yürekleri yeniden hakikatin sesiyle buluşturan bir içsel çağrısıdır. Hayatın hızında silikleşen değerleri, kalbin pusulasında yeniden anlamlandıran yazar; okuyucusunu durmaya, düşünmeye ve kendisiyle kalbinin aynasında yüzleşmeye davet ediyor. “Sen, kalbin kadar iyisin.” diyen satır, tüm kitabın özünü yüreğe fısıldıyor.

Kitap, sadece bireysel bir arayışa değil, toplumsal vicdana da ayna tutuyor. “Cehaletin Karanlığında” körleşen bakışlara, “Musibetlerden Ders Çıkarmak” başlığıyla sınanmış sabırlara, “Toplumsal Barış” ile özlenen kardeşliğe uzanıyor. Her bölüm, insanın iç dünyasında yankılanan evrensel bir hakikati usulca dile getiriyor.

“Kalbinin Sesini Dinle”, öğüt vermiyor; hatırlatıyor. Yargılamıyor; davet ediyor. Yazarın kaleminden süzülen bu çağrı, modern zamanların yorgun ruhlarına bir sığınak, suskun vicdanlara bir ilhamdır. Kalbin sesine kulak vermeye niyetlenenler için bu kitap, hem bir başlangıç hem de bir yoldur.