Evreni ve içerisindeki tüm varlıklar var eden, bir yaratıcı var. İşte O Yaratıcı, yarattığı, varlıkları donanımlı ve ölçülü yaratmış. 
Zaman zaman, bu ölçü, bozularak, donanım ayarları tahrip edilmiş. İşte o zaman Yaratıcı, çok sevdiği insana, uyarıcılar ve elçiler göndermiş. 
Son uyarıcı, Hz. Muhammed (S.A.V) döneminde, insanlık karanlığa düşmüş, yaratılıştaki ölçü Bozulmuştu. Bu ölçü bozukluğunun düzelmesi için, uyarıcı olarak gönderilen elçi, 40 yaşına kadar düşünmüş. İnsanlık karanlıktan nasıl çıkar diye. 
İşte son elçi, son uyarıcı 40 yaşına geldiğinde... Yaratıcı, Halık, Cebrail (AV) gönderiyor. Kurtuluş ve ölçü 
bozukluğunun reçetesini veriyor. 
İşte ilk reçete “OKU”, ilk emir “OKU"... Tarih boyunca insanlığın her kaybı cehaletten, okumamaktan 
geçiyor. Milli, Manevi duygularda, terazinin ölçüsünün bozulmasından kaynaklanıyor. 
"OKU" öyle geniş anlamda ki! Kadın, erkek, beşikten mezara, ve Çin’de de olsa, gidiniz alınız. 
Oku, sadece kitap oku anlamında da değil. Doğayı oku, insanlığı oku. Sevgiyi, vicdanı, vicdanî muhasebeyi Oku... 
İşte elinizdeki kitap geniş anlamda, okumanın önemine dikkat çekmektedir. İnsan haklarına dikkat çekmektedir. Vatan, millet, bayrak sevgisine, aşk duymaya yönelten, milli ve manevi şiirlerimden oluşmaktadır. 
İlim ve İrfan Pınarından Damlalar sunmaktadır. Okuma Ülküsü ve Kızılelma hedefine ulaşma temennisi ile... Beşikten mezara okuma, öğrenme dileklerimle. 
Hoşca kalınız, hoşca okuyunuz.