William M. Pickthall (1875-1936) yaşadığı dönemin en çok seyahat eden yazarlarından biriydi. Almanya, Fransa ve İtalya’yı gezmiş olmasına rağmen uzun yıllar Hindistan’da bulunmuş olan annesinin anlattığı sıcak Doğu ülkelerine olan aşkı her zaman tazeliğini korumuştu. Bu yüzden 1894 yılında henüz on dokuz yaşındayken Mısır, Lübnan ve Suriye’yi gezmiş, 1914 yılında özellikle çok merak ettiği Türkiye’ye gelmişti. The Early Hours, Enid, Said The Fisherman, The House Of War ve With The Turks In War Time gibi hatırat ve romanlarında sırf gezip gördüğü Osmanlı İmparatorluğu’nun merkezindeki ve eyaletlerindeki o devrin siyasal, sosyal ve ekonomik durumlarını yansıtmakla kalmamış, Batı’nın gözünde özellikle kaba ve barbar gibi küçültücü sıfatlarla tarif edilen Türklerin ruh yapısını da sade bir üslupla anlatmıştır. O bir gözlemci, görgü tanığı ve duygulu bir yazar olarak her şeyden önce gördüklerini tarafsız şekilde eserlerine yansıtmıştır. Ayrıca bazı aydınlarımızın Batılılaşma yolundaki birtakım zararlı özentilerini, gayrimüslim azınlığın hürriyet ve refahını, Türklerin âlicenaplığını, hakseverliğini, insanî duygularının üstünlüğünü, hâsılı ince ruhlarını açık ve samimi bir tarzda anlatmıştır. Tarihî, siyasî ve sosyal açıdan faydalı olabileceğine inandığımız bu eserin aslında bir savunma olmadığı, aksine gerçeklerin doğru olarak ortaya konulması bakımından bir değer olduğu inancındayız.