Tükendi
Stok AlarmıGöksu deltasının buğulu sabahlarında dalga kıran surların sessizliğini, fethe susamış orduların nal sesleri yarıyor… Silifke, artık yalnızca Bizans’ın taş bir karakolu değil, Emevî hilâfetinin yükselen ufkunda kritik bir eşiktir. Fetih Eşiğindeki Silifke, Ebû’l-Abbâs el-Belâzurî’nin Fütûḥu’l-Buldan satırlarını merkez alarak, 630’lardan 700’lerin sonuna dek süren Arap-Bizans kapışmasını; ribât köylerinin gece ateşlerini, naft okçularının kara rüyalarını ve Göksu’nun çamurlu suyunu stratejik bir silaha dönüştüren mühendis dehasını büyüteç altına alıyor.
Sekiz bölümde ilerleyen çalışma; İslâm’ın fetih siyaseti, Kilikya’nın jeopolitik ağırlığı, Silifke kuşatmasının askerî teknolojisi ve sınır toplumunun çok-kültürlü dokusunu disiplinler-arası bir bakışla çözümlüyor. Prefaşyonda yer alan ayrıntılı belgelendirme, haritalar ve orijinal metin çevirileriyle kitap, hem akademisyenler hem tarih meraklıları için vazgeçilmez bir başvuru kaynağına dönüşüyor. Taşın, toprağın ve âhirete inancın iç içe geçtiği bu sahnede, “fetih” kelimesi yeniden tanımlanıyor: toprağı kadar kalpleri de kuşatan bir meydan okuma.