Torosların sarp omzunda yükselen Silifke Kalesi, Orta Çağ Kilikyası’nda iki iddianın keskin çatısında durur: Bizans’ın “Roma yeniden doğacak” inadı ile Ermeni beylerinin “dağ bizi korur” kararlılığı. Bizans-Ermeni Mücadelesinde Silifke Kalesi, İoannis Kinnamos’un Epitome Historion satırlarından Toros geçitlerine uzanan keşif raporlarına, Malazgirt sonrası iktidar boşluğundan II. Ioannis Komnenos’un gölgedeki stratejilerine kadar sekiz bölümde kalenin yüzde yüz gerilim dolu yolculuğunu anlatıyor. Göksu kıyısındaki lojistik mavnalar, kale hendeklerine inen gizli tüneller ve Rubenyan korsangillerin baskın planları—hepsi bu ayrıntılı incelemede gün ışığına çıkıyor.
Kilit kavramları net: sınır teknolojisi, diplomatik satranç ve dağ-nehir ikilisinin vurucu coğrafyası. Kinnamos’un kroniğiyle modern LIDAR kesitlerini, Latin kronikçilerle Ermeni vakayinamelerini buluşturuyor; sur taşındaki Grek yazıtıyla burç duvarındaki Kıpçak grafitisini aynı anda okuyor. Tarih meraklıları, askerî mimarlık tutkunları ve Kilikya’da hâlâ yankılanan Bizans-Ermeni düellosunu duymak isteyen herkes için vazgeçilmez bir başvuru eseri.