Müzik, her toplumda farklı bir görünümle karşımıza çıkar. Kimi zaman bir Kızılderili’nin kötü ruhları kovması amacına hizmet ederken, kimi zaman Madagaskar yerlilerinin ölü gömme törenlerinde olduğu gibi çeşitli ritüeller eşliğinde ölen kişiyi kutsamak için kullanılır. Bazen bir Avusturalya yerlisinin hayvanların çoğalması isteğiyle yaptığı kanguru dansına eşlik etme görevini üstlenirken, bazen de İnuetlerin Netsilik topluluğunda olduğu gibi doğayla bütünleşmeyi sağlayan bir araç gözüyle görülür. Kimi zaman bir kölenin isyan dili, kimi zaman bir Roman’ın eğlencesi… Görüldüğü üzere müzik, her toplumda farklı işlevlerle kendini gösterir. 
Her toplum kendine özgü müziğini yaratır. Tüm bu müziksel yaratılar, üretildiği toplumun sosyal kültürel yapısından kaynaklanır. Bu bağlamda, icra edilen müziğe ilişkin doğru yargılara varabilmek, ancak içinde doğduğu topluluğun doğru algılanmasıyla mümkündür. Bu bakış açısıyla yapılandırılan bu eser, Pınarcık Köyü’nde (Milas) yaşayan topluluğun toplumsal yaşamına yön veren tarihi, coğrafi, ekonomik durumuna ve inancına ilişkin bilgilere yer verir, bu bilgiler ışığında müziğini anlamlandırmaya çalışır. Yörede gerçekleştirilen alan araştırmalarında müziğe ilişkin verilerin yoğun olarak gözlemlendiği düğün pratiklerine odaklanan eserde, icra edilen müzikler derlenerek notaya aktarılmış, sözel ve ezgisel analizlerine yer verilmiştir. 
Etnomüzikolojiye, halk müziğine, halk kültürüne katkı sunması umuduyla…