Bir insan gibi düşünmeyi ya da davranmayı makinelere öğretmeyi henüz başaramamış olsak da makine öğrenmesi adı verilen algoritmalar ile insan davranışlarının kaydını temsil eden veri setlerinin analiz edilmesi ve insanların ürettiklerine benzer çıktıların üretilmesi mümkün olmaktadır. Verinin öneminin ve değerinin artması, daha önce hiç görülmemiş ölçeklerde verinin işlenmesi veriye erişim için fiili bir yarışın ortaya çıkmasına neden olmuş; bu kadar büyük ölçekte ve sürekli veri ihtiyacı ile işlenmesi de beraberinde daha önce görülmemiş hukuki sorunları getirmiştir. Bu noktada belki de en önemli soru hangi verilerin bu yapay zeka için erişilebilir veya kullanılabilir olduğudur. Bu kitap, makine öğrenmesine dayalı yapay zekada kullanılan verilerin hukuki niteliklerini inceleyen ve tabi oldukları temel düzenlemelerin haritasını çıkaran ilk çalışma olarak hangi verilerin hukuka uygun olarak kullanılabilir olduğu sorusunun cevabını vermeyi ve bu alanda yapılacak sonraki çalışmalar için temel teşkil etmeyi amaçlamaktadır.