Modern düşüncenin pusulasını yerinden oynatan Saf Aklın Eleştirisi, Immanuel Kant’ın “aklın kendi mahkemesi”nde verdiği unutulmaz bir hükümdür. Newton fiziğinin kesinliğini, Leibniz metafiziğinin cesaretini ve Hume şüpheciliğinin sarsıntısını aynı potada eriten bu başyapıt, felsefe tarihindeki en büyük kopuşlardan birini hazırlar: Metafiziğin “Kopernik devrimi”. Kant, duyuların ötesine atılan her teorik adımı “öğretici bir yanılsama” olarak ifşa ederken, bilginin sınırını çizmekten ziyade özgürlüğün haritasını açar: “Yıldızlı gök üzerimde, ahlâk yasası içimde.”
Elinizdeki edisyon, Kant’ın 1781 tarihli ilk baskısı ile 1787 tarihli kendi denetimindeki ikinci baskıyı titizlikle karşılaştıran, Almanca eleştirel metinlere dayalı yeni Türkçe çeviridir. “Erkenntnis” için “bilgiedim”, “Sinnlichkeit” için “duyusallık”, “Ding-an-sich” için “kendindeşey” gibi karşılıklarıyla hem kavramsal netliği korur hem dili çağdaşlaştırır. Önsözü ve ayrıntılı dipnot sistemi, okura sadece bir kitap değil, bir rehber sunar: Transendental Estetik’ten Analitik’e, Diyalektik’ten Yöntem Öğretisi’ne uzanan mimaride kaybolmadan ilerleyebilmeniz için kapalı kapıları anahtarıyla birlikte açar.
Bu edisyon, “zihnin yasaları” ile “doğanın ritmi”ni buluşturmak isteyen herkese seslenir: Felsefe öğrencilerine, sosyal bilimcilere, hukuk ve bilişim etiğiyle ilgilenenlere, hatta sanatın “ilkesiz zorunluluk” sırrını merak edenlere. Kant’ın yaşadığı dönemin entelektüel fırtınasını, çeviriye eşlik eden biyografik menzil yazısı sayesinde yakından hissedecek; Königsberg’in sisinden uzanan baston sesini duyduğunuzu sanacaksınız.