Roman yalnızca hikâyeler anlatmaz, kendi hayatını, kendi yasalarını ve kendi mücadelesini de taşır. Tugay Kaban, Romanı Romanlaştırmak’ta bu hakikati merkeze alarak, roman sanatının doğasını yeniden sorguluyor. Postmodern romanların açmazlarından Orhan Pamuk’un köklerine, Harry Potter’ın mitolojik kolajından Don DeLillo ve Thomas Pynchon’ın eserlerine uzanan bu metinler, hem dünya edebiyatını hem de Türk romanını derinlemesine tartışıyor. Yazar, yalnızca mevcut kuramlara yaslanmakla kalmayıp “ahvâl aktarımı”, “roman ferâgati”, “melez mitopoetika” gibi özgün kavramlarla yeni bir eleştirel lügat öneriyor. Romanı Romanlaştırmak, bir romancının başka romancılarla kavgası değil, romanın varoluş imkânlarını, gücünü ve geleceğini anlama çabası. Belki de romanın hayatın merkezinde olduğunu hatırlatan bir mırıltı.