Kerkük’ün tarihî ve sosyopolitik bağlamı, yalnızca Irak’ın değil, aynı zamanda Türk dünyasının da stratejik ve kültürel meselelerinden biridir. Osmanlı’dan günümüze Kerkük’teki demografik dönüşümler, Türkmenlerin maruz kaldığı kimlik baskıları, dil ve eğitim politikaları da bugün Türk dünyasının müşterek problemlerindendir. Türk milletinin binlerce yıllık tarihinin sessiz ama vakur tanıklarından biridir Kerkük. Oğuz’un soluğunu, Ergenekon’un izini, Bozkurt’un bakışını taşıyan bu kutlu şehir, sadece bir coğrafya değil; bir hafıza, bir kimlik ve bir direniş mirasıdır. Kerkük, Türkmeneli’nin kalbidir. Onun türküsünde göçler, gözyaşları ve zaferler yankılanır. Bu topraklar, asırlardır Türk’ün dilini, kültürünü ve onurunu yaşatmış; her zorluğa rağmen kimliğinden ödün vermemiştir. Bizler için Kerkük, uzak bir diyar değil, kadim Türk yurdunun ayrılmaz bir parçasıdır.

Türk Elleri dizisine ayrılan bu dosyada, Kerkük’ün Türk kimliğiyle örülmüş tarihini, Türkmen mücadelesini ve Türk dünyasındaki yerini anlamaya gayret ettik. Amacımız, unutturulmak isteneni hatırlatmak; Kerkük’ün sesine ses olmaktır.