Antep’in Tabakhane mahallesinden İstanbul’un kibar semtlerine sürüklenen bir hayattan küçük nakışlar:

Giydikleri elbisenin kumaşından, dikişinden ve ütülü olup olmamasından yukarı mahalleden mi yoksa aşağıdan mı geldikleri kolayca anlaşılıyordu öğrencilerin… Bu kuşlar Urfa’da buğdayı yer, Fırat’ın suyunu içer, Antep’e yuva yapmaya gelirler… Çarşafa bürünmüş, evden çıkarken oğlu bıyıklarından tanımış babasını… Sen de bilirsin, en küçük para beş lira. Daha hayatında beş lira kazanmadı ki… Ben bir bardak suya mürekkep damlatır, deniz diye, bir demet maydanozu da karşıma alır, orman diye seyrederim…

Kurşun Dağa Gitti, gerçekçi değil, gerçek öykülerden oluşan bir toplamdır.