İlk olarak bu harikulade kitap için yazmanın benim için gerçek bir keyif olduğunu söylemeliyim. Bu çalışma, aracılı kamusal alan açısından önem taşıyan bazı entelektüel gelişmeleri ve dönüşümleri bir araya getiriyor. Kitapta yer alan bölümler, okuyucunun zihninde 21. yüzyılın başlarında medya gücünün ve demokrasinin nasıl olduğu yönünde soru işaretleri uyandırıyor. Ancak konu medya üzerinde kafa patlatmaya gelince durumun `ne ekersen onu biçersin` den daha fazlası olduğunu söylemek mümkün. Bu çalışmada yer alan bölümlerin de önerdiği gibi demokrasi mücadelesi -artık esasen çoğu zaman kitle iletişim araçları tarafından görmezden gelinen, yanlış yorumlanan ya da önemsizleştirilen konuları eleştirel bir bakışla gündeme getirmeye çalışan- birçok alan ve sosyal hareketi kapsayan küresel bir sorun... Umuyorum ki bu kitabın okurları bu sayfalarda yer alan akılcı sözleri ve eleştirel bakış açılarını dikkate aldıktan sonra yukarıda bahsedilen bakış açıları tarafından daha az cezbedilecektir. Ve böylece umutlu kalma ihtiyacının sadece iradenin gücüyle değil, aynı zamanda dinleme ve başkalarıyla birlikte sorumlu eylemde bulunma ihtiyacı ile de güçlü bir şekilde bağlantılı olduğunu hatırlayacaktır.
Prof.Dr. Nick Stevenson University of Nothingham