Gelecek hadsiz, hesapsız nesillerin dimağlarında, onların müşterek muvaffakiyetlerinin şaşaası her gün yeniden canlansın diye, uzakta ve yakında bulunan herkesin bunu öğrenmesi için, bilhassa muhteşem bir kitabe yaptık.

Ay’da Türk Uzay Üssü’nün kurulmasıyla…

Mahalle Yönetimleriyle artık devletin eli, sokak sokak halka ulaşıyor.

*Anne su!* diye inlemelerim başlıyor. Biraz sonra, dudaklarımda sıcak bir şey hissediyorum, suya benziyor; ama su değil bunun tadı çok farklı. Kurumuş, çatlamış dudaklarımda hissettiğim şey, sanki bu dünyaya ait değil.

Eyyub on iki yaşında; ama açlık, yetersiz beslenme ve hastalık onu bir deri bir kemik bıraktı. Üç yaşındaki bir çocuğun bedenine sahip. Gözleri simsiyah yavrumun. Siyah ve adeta iskeletleşmiş ellerini öpüyorum ve kurumuş ellerine dünyanın en değerli kremini sürüyorum, damla damla…