“Keşke ölen sevdiklerimiz özel günlerde yanımızda olabilse...”
Bir çocuğun dudaklarından dökülen bu cümle, aslında binlerce kırık kalbin ortak duasıydı.
Emir, annesini kaybetmiş küçük bir çocuk.
Ancak bu hikâye yalnızca bir çocuğun kaybı değil...
Aynı zamanda bir annenin suskunluğu, bir babanın geç kalan vicdanı ve toplumun görmezden geldiği acı gerçeklerin de hikâyesidir.
Zamanla Emir’in keşfettiği şey, sıradan bir hayal değildir.
O, sevginin gerçekten de sınırları aşabildiğini öğrenir.
Ve her özel günde annesini kalbiyle çağırdığında, onunla yeniden buluşur.
Bu kitap;
- Kadına şiddetin sessiz tanığı çocuklara,
- İçinde annesine dair bir boşluk taşıyanlara yazıldı.
Gerçek sevgi, zamanı da ölümü de aşar.
Ve bazen bir çocuğun kalbi, bir toplumun sessizliğini haykırır...