İnsan var olduğu, büyüdüğü, geliştiği çevrenin şeklini alıyor genellikle. Bir suyun bulunduğu kabın şeklini alması gibi. Bu nedenle insanlık tarihini çevrelerin tarihi olarak düşünmek gerekir. Gittikçe globalleşen, internet, kitaplar, filmler ve sanat sayesinde farklı çevrelerin birbirlerini daha iyi tanıdığı bir dünyada ise, iktidarların farklı çevrelere düşmanca tavırlarından kendini kurtarabilmiş, dünyayı kendi çevresi, evi olarak gören bir insanlık kardeşliği oluşturulmalı bence. Yani insan kendini bu kardeşliğin bir parçası olarak görmeli.