Cemre Öğün, ilk öykü kitabı Ağaç Gölgesi ile okuru, kentsel ve kırsal yaşamın yarattığı psikolojik gerilimin ve kadın ruhunun kuşatılmışlığının izini sürmeye davet ediyor.
Eserin merkezinde, okuyucuyu tekinsiz bir bilinmezliğe sürükleyen "Delik" öyküsü bulunuyor. Bu öyküde, bir çiftin bahçesinde evin temeline doğru genişleyen açıklanamaz bir boşluğun (delik) yarattığı korku ve belirsizlik işlenir. Ana karakter Nil, eşinin örtbas etme çabalarına rağmen bu boşlukla yüzleşirken, metin aile içi sırların ve geçmişten gelen kaygıların ne kadar derine indiğini ortaya koyuyor.
Kitapta yer alan diğer on iki öykü, yazarın odağına aldığı toplumsal cinsiyet eşitliği, mekân, kent ve aile olgularını inceler. Kentin baskısını ve annelik kaygısını derinlemesine anlatan "Puset" öyküsü, bir annenin kentin yoğun trafiğinde karşılaştığı yabancı bir adamın rahatsız edici yardımseverliğiyle yüzleşmesini ele alırken, "Anneannemin Kemikleri" ise bir huzurevinde geçen ve zorlu aile bağlarını ve karmaşık sevgi-şiddet ilişkilerini inceliyor. Cemre Öğün, aynı zamanda sınıf çatışmaları ve tür ayrımcılığı gibi güncel konulara da değinerek, çağdaş yaşamın yarattığı baskıları ve yabancılaşmayı masaya yatırıyor.