Her şey normal görünürken, hiçbir şeyin aslında sıradan olmadığı bir yolculuk bu.
Küçük adımlarla başlayan sessiz bir yürüyüş…
Fısıldayan şehirler, konuşan taşlar, geçmişi hatırlatan yüzler…
Hiç tanımadığı bir adam, hiç sorgulayamadığı bir gerçek ve her adımda biraz daha ağırlaşan bir sır.
Neydi ki gördüklerinin anlamı?
Ama bazen bir soru, cevabından çok şey anlatır.
“Yolculuğun Esrarı”; iz sürmekten çok, kendini bulmaya cesaret edenlere ait bir hikâye.
Unutma! Zaman geçmez… Dönüşür.