Türkiye’nin Dış Politikası ve Orta Doğu Gerçeği”, uluslararası ilişkilerin değişen dinamiklerini ve güç kavramının dönüşümünü mercek altına alıyor. Sert gücün yıkıcı yüzü ile yumuşak gücün inşa edici etkisi arasındaki hassas dengeyi tartışırken; Suriye krizi, insani diplomasi, mülteci politikaları ve 2020 sonrası normalleşme arayışlarını kapsamlı bir bakışla ele alıyor.
Okuyucu, bu kitapta yalnızca teorik çerçeveleri değil, aynı zamanda Türkiye’nin tarihsel mirasının, kültürel bağlarının ve stratejik vizyonunun bugüne nasıl yansıdığını görecek. Dış politika, yalnızca devletlerarası bir güç mücadelesi değil; aynı zamanda insanî değerlerin, kültürel bağların ve jeopolitik gerçeklerin sahnesidir.
Bu eser, Türkiye’nin dış politikasında yumuşak gücün yükselişini; kültürden diplomasiye, insani yardımlardan güvenlik politikalarına kadar geniş bir perspektifte inceliyor. Çarpıcı örneklerle, “gücün yalnızca silahla değil; kalplerle ve değerlerle de kazanıldığını” ortaya koyuyor.
Elinizdeki kitap, yalnızca dış politika meraklıları için değil, Türkiye’nin gelecekteki yol haritasını anlamak isteyen herkes için güçlü bir rehber niteliğinde.