Ruhlarımızı bir kapan gibi içine hapseden şirketlere, insanî değerleri alçaltan çürümüş ilişkilere, metropolün dayattığı her türlü ağdalı statü, mevki ve hırsa karşı direnen bireyin, benliğini ve bedenini yok etme pahasına, dayatılmış gerçekliğe baş kaldırışını anlatan bir roman. Somut ve soyut bütün yükünden sıyrılarak ışığa yönelmiş pervaneler gibi içindeki aşka doğru kanat çırparak kurtulma mücadelesi veren bir insanın samimi itirafları, mucizevi dönşümü… Bu yolculukta yaşadığı en küçük ayrıntıyı, çok uzaktaki biricik dostu Yase’ye mektuplarla anlatan yazar, hayatın bilindik akışını tersyüz ederek, okuyucuyu içsel ve dokunaklı bir zamana çıkartıp parçadan bütüne doğru esrarlı bir zemine çekiyor. Bu gerçeküstü roman, yaşadığınız aşklar, evlilikler, iş hayatı ve şehirler başta olmak üzere pekçok ‘gerçekçi’ ilişkinizle sizi sahiden yüzleştirecek.