Deprem, durdurulamaz, yönlendirilemez, denetlenemez bir doğa olayıdır. Tıpkı güneşin doğması, batması ya da kışın gelmesi, geçmesi gibi. Nerede, ne zaman, kaç büyüklüğünde deprem olacağı bilinmez. Ne var ki nerelerde, kaç büyüklüğünde, hangi aralıklarla deprem olacağı; nereleri çok, nereleri az sarsacağı; kısalığı, uzunluğu, yıkım ölçüsü ile korunma çareleri bilinir.
Bu kitap, 1985’ten beri tüm Türkiye’de “Depremden Korunma” üzerine; okullarda, üniversitelerde, kurum ve kuruluşlarda, gönüllü toplum örgütlerinde (STK), TMMOB Mühendisler Odalarında, bilimsel toplantılarda, televizyonlarda yapmakta olduğum konuşmalarda kılavuz olarak kullanılmak; ulusumuzu depremden, depremin dokuncalarından, yapı hasarlarından korumak; deprem öncesi, sırası ve sonrasında yapılması gerekenler konusunda bilgilendirmek üzere düzenlenmiştir.
Örnekler, Türkiye’de geçmişte olan depremlerde edinilen gerçek deneyimler ile jeofizik, jeoloji, inşaat, mimari araştırma sonuçlarını yansıtır. Bu kitabı okuyan hem çeşitli yönleriyle depremi hem de depremlerde yaşamını kurtarmanın yöntemlerini öğrenecektir....