Tabiat kuralları gereği işler çoğu zaman yolunda gitmez, özellikle de dışarıda şiddetli bir fırtına varsa…
İskoçya’nın batısındaki adaların en güneyinde bulunan küçük bir ada, ‘Mingulay’… İçersinde seksen hastanın bulunduğu yüksek güvenlikli bir akıl hastanesi ve kariyerinin henüz başındaki iki genç psikiyatr…
Felsefi ve evrimsel konuların da ele alındığı diyaloglar sizleri bu psikolojik gerilim romanının içine çekecek olup kalıplaşmış düşünce sisteminin de dışına çıkaracaktır.
Bu romanı okurken insanoğlunun zor şartlar altındaki hayatta kalma mücadelesine de tanıklık etmiş olacaksınız. Romanda adı geçen karakterler tamamen hayal ürünü olup gerçek kişilerle olabilecek benzerlikleri tamamen tesadüfidir.
"Burak Yücel’in yazdığı Klinik romanı, edebiyatımızın yabancı olduğu psikoloji bilimine dayanması açısından yenilikçi bir eserdir. Romanın merkezindeki hastalar bir yana klinikte yatan farklı kişilerin psikolojik problemlerine de değinilmesi ile edebiyat okurunun önünde okunacak, araştırılacak yeni bir alan açmaktadır. Eserin hastalıkları aşan ve coğrafi, tarihi kimi konuları da gündeme getiren ve tartışan yapısı ise tekdüzeliğin önüne geçerek çok boyutlu bir korku romanı yaratılmasının yolunu açmıştır. Yazarlık macerası devam ederse Burak Yücel’in gelecekte önemli korku romancılarımızdan olacağı anlaşılmaktadır."