İnternetin ilk dönemlerinin içerik bakımından edilgen hizmet sağlayıcıları, yıllar içerisinde aracılık ettikleri içerik hakkında bilgi ve kontrol sahibi olan etken yapılara dönüşmüştür. Hizmet sağlayıcıların, birçok farklı fonksiyonda işlev gören girift yapılara dönüşmesi, aracılık ettiği hukuka aykırı içerik üzerindeki hangi faaliyetleri kapsamında sorumluluktan muaf tutulacaklarını belirsizleştirmiştir. Belirsizliklerin farklı uygulamalara neden olarak yeknesaklığı bozması, dijital ortamın güvenirliğini zedelemiş; hukuka aykırı içerikle mücadelede, hizmet sağlayıcıların sorumluluğu meselesini yeniden gündeme getirmiştir.
Kitapta; teknik hizmet sağlayıcılar için benimsenen sorumluluk rejiminin, sağlayıcıların teknoloji ve medya yakınsamasıyla dönüştüğü hibrit modeller bakımından işlevsiz kalmaya başladığı yerler saptanarak, dijital hizmetlerdeki evrimi yakalayabilen düzenlemelerin nasıl olması gerektiği incelenmiştir.
Bu kapsamda; hizmet sağlayıcılarının sorumluluğuna ilişkin ABD`deki öncül düzenlemelerin oluşum sürecinden yola çıkılarak, AB düzenlemelerinden E-Ticaret Direktifi, sorumluluk rejimine ilişkin doktrin görüşleri ve politika geliştiren kurumların tutumları, yargı kararları ile uygulamanın nasıl geliştiği incelenmiş, Dijital Hizmetler Yasası ile nasıl bir sorumluluk rejimine doğru gidildiğine yer verilmiştir.