Bir sabah gözlerini açtığınızda bambaşka bir hayatın içinde bulsanız… Bir gün manav, ertesi gün rektör; kimi zaman assolist, kimi zaman ölümün kıyısında… Her kapının ardında yeni bir sınav olsa…
Serdar’ın hikâyesi, tam da bu soruların izinde başlıyor. Paranın, şöhretin, arzuların cazibesine kapıldığında; aile, sadakat ve anlam arayışıyla yüzleşiyor. O arayış onun için karanlıkta bir fener vazifesi görüyor. Her sabah yeniden doğarken, ona eşlik eden gizemli figür Arel’in fısıldadığı cümleler, aslında hepimizin zihninde yankılanıyor:
“Her seçim yeni bir dünya doğurur… Peki sen hangisini seçiyorsun?”
Hep Aynı Kapıdan, absürt mizah ile derin sorgulamaları buluşturan bir roman. Kahkahalarla okurken, bir anda hayatın özüne dair sorularla yüzleşeceksiniz. Paranın cazibesi, şöhretin yalnızlığı, nefsin sınavları ve en sonunda, “iki kapılı han”da geçirdiğimiz yolculuğun anlamı…
Bu kitap, bir adamın bitmeyen sınavlarının hikâyesi. Ama satır aralarında, belki de kendi sınavlarınızı bulacaksınız. Ulvi duygularla maddi dünyanın arasındaki savaşı siz de içinizde yaşayacaksınız.
Kapıyı aralayın. Belki de çıkış sandığınız yönünüz, aslında yeni bir yola girişinizdir.