İslâm’ın ilk yıllarından itibaren Resulullah (sav) ile başlayıp, onun görevlendirdiği vali ve kadılar, bunların yanında fakih sahabiler tarafından devam ettirilen fetvâ faaliyeti ilerleyen yıllarda benzer statü ve şekiller ile günümüze kadar devam etmiştir. Ömer b. Abdülaziz dönemiyle farklı bir kurumsallaşmaya giren fetvâ faaliyeti Abbasi, Selçuklu ve Osmanlı döneminde özellikle kurumsallaşma noktasında yeni gelişmelere sahne olmuştur. Daha çok ta bu kurumsallaşmanın sebep olduğu yeni problemler ortaya çıkmış, dönemin fakih ve müftüleri bu problemlere İslâm itikad, ahlak ve fıkhı çerçevesinde çözüm önerileri sunmaya çalışmışlardır. Bu eserde işte bu problem ve çözüm önerileri Hanefî fıkıh külliyatı çerçevesinde incelenmeye çalışılmıştır. Hanefî fıkıh metinleri, fetvâ usûlü eserleri ve fıkıh/fetvâ furû kaynaklarında görülen problemler ve cevapları meseleci bir yöntem ile derlenmiş ve araştırmacıların dikkatine sunulmuştur.