Mahremiyet, insanın kendine ayırdığı, kimseyle paylaşmak zorunda olmadığı sessiz bir odadır. Bedenin, düşüncenin, duygunun ve inancın dokunulmaz alanıdır. Bireyin bedensel ve ruhsal sınırlarını koruma hakkıdır; görülmek ve saklanmak arasındaki dengedir. Modern çağın görünürlük takıntısı karşısında, kendimizi korumaya çalıştığımız son sığınaktır.
Distopya`nın Mahremiyet sayısında yazarlarımız, mahremiyeti bambaşka yönleriyle ele alıyorlar. Bir bakışla bir soruyla bile ihlal edilebilecek kadar hassas olan mahremiyetin sınırlarını yeniden çiziyorlar. Günümüzde varlığı sorgulanır hale gelmiş olsa da insanın iç dünyasının daima ihtiyaç duyduğu bu kavram üzerine düşünmeye hazır mısınız?