Bir çocuğun hafızası, bazen gerçeğin ağırlığını taşıyamayacak kadar narindir. Margaret Murphy’nin dünyası da tam olarak böyle. En yakın arkadaşı Agnes’in öldüğü gün yaşananları bir türlü unutamıyor ve o günden beri yüreğinde bir suçluluk duygusuyla yaşıyor. Aslında hiç kimse olan bitenden ötürü Margaret’ı suçlamıyor. Öyle ki annesi, kızının o gün evden dışarı adımını bile atmadığını söylüyor.
Margaret yalnız kaldığında, içindeki boşluğu doldurmak için masallar uydurmaya başlıyor: umutla ve mutlu sonla biten masallar. Derken bir varlık beliriyor. Bir geyik. Tedirgin edici, bilge, ısrarcı… Margaret’ın kurduğu hikâyelere karışan bu esrarengiz varlık, küçük kızı kaçtığı gerçeklerle yüzleşmeye çağırıyor ve Margaret için karanlıkla yüzleşme vakti geliyor.
PEN/Faulkner Ödülü adayı Claire Oshetsky bu romanında büyülü gerçekliğe yeni bir soluk getirirken, özgün dili ve çarpıcı kurgusuyla da unutulmaz bir anlatı ortaya koyuyor.
“Güzel olduğu kadar ürkütücü de… Yas, edebiyatta sık işlenen bir konu olsa da Oshetsky’nin elinde bu tanıdık mesele taze ve tuhaf bir hal alıyor… Oshetsky, Benim Zavallı Geyiğim’le hayalgücü sınır tanımayan zihinlerin ozanı olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.”
New York Times Book Review