Antik Yunan tragedyasının en güçlü metinlerinden biri olan Antigone, bireyin vicdanı ile devletin yasaları arasındaki sarsıcı çatışmayı konu alır. Sophokles’in kaleminden çıkan bu ölümsüz eser, çağlar boyunca adalet, özgür irade, ahlak ve iktidar üzerine düşüncelerin merkezinde yer almıştır.

Thebai Kralı Kreon, düzeni sağlamak için katı yasalar koyar; fakat bu yasalar, insanın onuru ve tanrısal adaletle çatıştığında, genç Antigone kardeşinin gömülmesine engel olan buyruğa karşı çıkar. Onun direnişi, yalnızca bir yasak ihlali değil, aynı zamanda insan vicdanının ve adalet arayışının simgesidir.

Sophokles, Antigone aracılığıyla sorar: Devlet mi üstün, yoksa insanın vicdanı mı? Hangi yasa daha güçlüdür—insan eliyle yazılan mı, yoksa tanrısal olan mı?

Binlerce yıldır sahnelenen ve yorumlanan Antigone, günümüzde de hâlâ güncel, hâlâ sarsıcıdır.