“Konuşmayı kesip Duru’nun kaşlarının arasındaki kısma işaret parmağı ile dokundu. Adamın dokunuşuyla birlikte garip bir enerji bedenini doldurdu ve zihninde bazı görüntüler belirmeye başladı. Dünya’yı gördü; oldukça sakin gözüküyordu mavi gezegen... Derken bu sakinlik bozulmaya başladı. Kasırgalar, fırtınalar, seller, depremler, yangınlar, salgın hastalıklar sırasıyla geldi. Bazı ülkeler sular altında kalıyordu. İnsanlar can havliyle kaçışıyordu. Duru’nun gözleri doldu. Göğsü daraldı ve kalbi sıkıştı. Nefesi ağırlaştı. Ama sonra bir anda yepyeni bir dünya görmeye başladı. Ağaçlar, denizler, okyanuslar hepsi yenilenmiş gibiydi. Sanki insanoğlu onları hiç kirletmemiş ve bozmamış gibiydiler... İnsanlar ise mutluydu ve sanki hiç kötülük yoktu. Az önce göğsü daralan, kalbi sıkışan Duru, yerini gülümseyen ve içi huzurla dolan Duru’ya bırakmıştı artık.”

Nora Gülüm Erdinç imzalı Andromedalı insanlığın en önemli gizemlerinden biriyle; dünya dışı yaşamla ilgili sarsıcı bir roman. Erdinç’in birden fazla zamanı birbirine bağlayan, gizem unsurunu yetkin bir biçimde kullanan güçlü kalemini okumak büyük şans.
Andromedalı, dünya dışı varlık ihtimalinin insanlık tarihini nasıl şekillendirebileceğine dair de değerli bir katkı sunmakta.
Ama hepsinden önemlisi, roman bugünün vakti çok az okurunun sürükleyicilik, öğrenme, yalın anlatım, tekrar tekrar okunma gibi tüm beklentilerini karşılayabilecek türde bir eser.
Sınırlarınızı aşmaya hazır mısınız?
O zaman, uzay yolculuğunun kapısı sizler için aralanıyor.
Bu gizemli, egzotik bilimkurgu serüvenini asla unutamayacaksınız!