Bizim namazlarımız, ibadetlerimiz, hayatımız ve ölümümüzün alemlerin Rabbi olan Allah için olması ve bizlerin de bu bilinçte olması, ilahi andımıza sadık kalmamız anlamına gelmektedir. Tevhid esasının hemen ardından gelen namaz ibadeti, rükünleri itibariyle Hz. Adem peygamberimizle başlayıp, günümüze kadar gelen bir ibadettir. Bundan dolayı namaz ibadeti, her vahiyle birlikte yeniden mükellef kılınan ibadetlerin başında gelmektedir. Namaz müminin miracı, sevgili peygamberimizin gözümün nuru diye tanımladığı bir ibadettir. Peygamberimizin şahsında tüm peygamberlerin mükellef kılındığı bir ibadetle mükellef olmak, biz müminler için bir şereftir, izzettir, itibardır.